Ortopedi polikliniklerine en sık başvurma nedenlerinden birini diz ağrıları oluşturuyor. Özellikle 50 yaş üzeri nüfusun yüksek olduğu toplumlarda bu ağrıların en sık karşılaşılan nedeninin diz kireçlenmesi olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Davud Yasmin, “Travma kökenli ağrıları ayrı bir köşeye koyarsak, ortalama yaşam süresinin uzaması ve yoğun yapılan sportif aktiviteler sonucu olarak eklem, kıkırdak sorunları arttı. Dolasıyla diz kireçlenmesi de daha sık görülmeye başlandı. Dize uygulanan PRP enjeksiyonları ise erken evre diz kireçlenmesi hastalarında diz fonksiyonlarını korumaya yardımcı olurken, ağrıları azaltarak kişinin hayat kalitesini de yükseltiyor” açıklamasında bulundu.
Haber Giriş Tarihi: 08.03.2022 09:45
Haber Güncellenme Tarihi: 08.03.2022 09:45
Kaynak:
İGF Haber
BURSA (İGFA)- Diz kireçlenmesini, diz eklemlerinin hareket etmesini sağlayan diz kıkırdağının çeşitli nedenlerle zayıflayıp yapısının bozulması olarak tanımlanabileceğini hatırlatan Anadolu Sağlık Merkezi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Davud Yasmin, “Bu bozulma zaman içinde diz eklem hareket açıklığının azalmasına ve kişinin yürümesini zorlaştırarak hayat kalitesinin düşmesine neden olabiliyor” dedi. Teknolojideki ilerlemelere paralel olarak insan vücudunun kendini iyileştirme potansiyelinden yararlanma, yani rejeneratif tedavi yaklaşımlarındaki gelişmelerin önemine değinen Dr. Davud Yasmin, “Özellikle diz kireçlenmesinin erken dönem tedavisi için de başarıyla kullanılan PRP (Trombositten Zengin Plazma), yenilikçi bakış açısının en popüler uygulamalarının başında geliyor” şeklinde konuştu.
PRP yani trombositten zengin plazmanın kişinin kendi kanından elde edilen bir biyolojik tedavi şekli olduğunun altını çizen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Davud Yasmin, “Trombositten zengin plazma tedavisi, vücudun kendi kendini iyileştirme yeteneklerinden yararlanmayı hedefleyen bir yöntem. PRP’nin ana yapısındaki trombositler, aslında yaralanma durumlarında meydana gelen kanamayı durduran pıhtıyı oluşturan hücrelerden oluşuyor. Fakat bu hücreler aynı zamanda dokuların onarılmasına ve iyileşmesine katkı sağlayan büyüme faktörlerini de içeren bir yapıya sahip. Bu büyüme faktörleri aktive edildiklerinde, vücudun kendi iyileşme mekanizmalarına destek olarak hasarlı dokularda tamire yardımcı olabiliyorlar. Yenileyici tedavi yaklaşımları da vücudumuzun bu özelliğinden faydalanmak için var” dedi.
Diz kireçlenmelerinin hastalığın durumuna göre 1’den 4’e kadar evresinin olduğunu söyleyen Dr. Davud Yasmin, “4 en ağır, 1 ise başlangıç durumundaki diz kireçlenme hastalığını ifade ediyor. Tıbbi literatürde PRP uygulamalarının etkisinin özellikle evre 1 ve evre 2 hastalarda etkisinin çok iyi olduğu, evre 3 hastalarda ise ağrıyı hafiflettiği gözlemlendi. Evre 4 hastalarda ise en uygun seçenek PRP değil, cerrahi diz protezi uygulamalarıdır” dedi. PRP’nin ailesinde kanser öyküsü bulunanlara, kan sulandırıcı ilaç kullananlara, kan hastalığı olanlara, uygulama yapılacak bölgede enfeksiyon ve iltihap olanlara, hamilelere ve emzirenlere uygulanmadığını hatırlatan Dr. Davud Yasmin, “PRP enjeksiyonu erken evre diz kireçlenmesi hastalarında diz fonksiyonlarını korumaya yardımcı olurken, ağrıları azaltarak kişinin hayat kalitesini de yükseltiyor” şeklinde konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Diz kireçlenmesine enjeksiyon tedavisi
Ortopedi polikliniklerine en sık başvurma nedenlerinden birini diz ağrıları oluşturuyor. Özellikle 50 yaş üzeri nüfusun yüksek olduğu toplumlarda bu ağrıların en sık karşılaşılan nedeninin diz kireçlenmesi olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Davud Yasmin, “Travma kökenli ağrıları ayrı bir köşeye koyarsak, ortalama yaşam süresinin uzaması ve yoğun yapılan sportif aktiviteler sonucu olarak eklem, kıkırdak sorunları arttı. Dolasıyla diz kireçlenmesi de daha sık görülmeye başlandı. Dize uygulanan PRP enjeksiyonları ise erken evre diz kireçlenmesi hastalarında diz fonksiyonlarını korumaya yardımcı olurken, ağrıları azaltarak kişinin hayat kalitesini de yükseltiyor” açıklamasında bulundu.
BURSA (İGFA)- Diz kireçlenmesini, diz eklemlerinin hareket etmesini sağlayan diz kıkırdağının çeşitli nedenlerle zayıflayıp yapısının bozulması olarak tanımlanabileceğini hatırlatan Anadolu Sağlık Merkezi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Davud Yasmin, “Bu bozulma zaman içinde diz eklem hareket açıklığının azalmasına ve kişinin yürümesini zorlaştırarak hayat kalitesinin düşmesine neden olabiliyor” dedi. Teknolojideki ilerlemelere paralel olarak insan vücudunun kendini iyileştirme potansiyelinden yararlanma, yani rejeneratif tedavi yaklaşımlarındaki gelişmelerin önemine değinen Dr. Davud Yasmin, “Özellikle diz kireçlenmesinin erken dönem tedavisi için de başarıyla kullanılan PRP (Trombositten Zengin Plazma), yenilikçi bakış açısının en popüler uygulamalarının başında geliyor” şeklinde konuştu.
PRP yani trombositten zengin plazmanın kişinin kendi kanından elde edilen bir biyolojik tedavi şekli olduğunun altını çizen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Davud Yasmin, “Trombositten zengin plazma tedavisi, vücudun kendi kendini iyileştirme yeteneklerinden yararlanmayı hedefleyen bir yöntem. PRP’nin ana yapısındaki trombositler, aslında yaralanma durumlarında meydana gelen kanamayı durduran pıhtıyı oluşturan hücrelerden oluşuyor. Fakat bu hücreler aynı zamanda dokuların onarılmasına ve iyileşmesine katkı sağlayan büyüme faktörlerini de içeren bir yapıya sahip. Bu büyüme faktörleri aktive edildiklerinde, vücudun kendi iyileşme mekanizmalarına destek olarak hasarlı dokularda tamire yardımcı olabiliyorlar. Yenileyici tedavi yaklaşımları da vücudumuzun bu özelliğinden faydalanmak için var” dedi.
Diz kireçlenmelerinin hastalığın durumuna göre 1’den 4’e kadar evresinin olduğunu söyleyen Dr. Davud Yasmin, “4 en ağır, 1 ise başlangıç durumundaki diz kireçlenme hastalığını ifade ediyor. Tıbbi literatürde PRP uygulamalarının etkisinin özellikle evre 1 ve evre 2 hastalarda etkisinin çok iyi olduğu, evre 3 hastalarda ise ağrıyı hafiflettiği gözlemlendi. Evre 4 hastalarda ise en uygun seçenek PRP değil, cerrahi diz protezi uygulamalarıdır” dedi. PRP’nin ailesinde kanser öyküsü bulunanlara, kan sulandırıcı ilaç kullananlara, kan hastalığı olanlara, uygulama yapılacak bölgede enfeksiyon ve iltihap olanlara, hamilelere ve emzirenlere uygulanmadığını hatırlatan Dr. Davud Yasmin, “PRP enjeksiyonu erken evre diz kireçlenmesi hastalarında diz fonksiyonlarını korumaya yardımcı olurken, ağrıları azaltarak kişinin hayat kalitesini de yükseltiyor” şeklinde konuştu.
Kaynak: İGF Haber
Son Haberler
İzmir Güzelbahçe Belediye Başkanı'nın evlat acısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terörsüz Türkiye hedefimize ulaşmamıza az kaldı
RTÜK'ten TBMM Akran Zorbalığı Alt Komisyonu’na bilgilendirme
Başkan Çiftçi gençlerle bir araya geldi
Edirne Jandarması'ndan servis araçlarına kontrol
Sakarya’da “Öğretmenler Buluşması”
Bilecik'te başkan Tekin Biosun'la bir araya geldi
Düzce Akçakoca'da uyuşturucu operasyonu
Mustafa Yalçın'dan Ankara çıkarması
KAYMEK binlerce vatandaşa istihdam sağladı
Bursa Orhangazi'de 'Sokak Hayvanları Rehabilitasyonu' için temel atıldı
Manisa'da yeni Halk Ekmek büfesi
DOSABSİAD'a Muş'tan anlamlı ödül
BUYSAD’dan asgari ücrette sürdürülebilirlik vurgusu
Pist sezonu İstanbul Park’ta sona eriyor