Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Dağdelen, yaşam alışkanlıklarında alınacak olan önlemlerle kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin yüzde 30’un üzerinde bir oranla önlenebileceğine dikkat çekti.
Haber Giriş Tarihi: 27.09.2024 11:20
Haber Güncellenme Tarihi: 27.09.2024 11:20
Kaynak:
İGF Haber
İSTANBUL (İGFA) - Kalp ve damar hastalıkları dünyada en fazla ölüme neden olan sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; 2008 yılında 17 milyon 300 bin kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmiş durumda. 2030 yılında ise bu rakamın 23 milyon 400 bine yükseleceği öngörülüyor.
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Dağdelen, aslında yaşam alışkanlıklarında alınacak olan önlemlerle kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin yüzde 30’un üzerinde bir oranla önlenebileceğine dikkat çekerek “Kalp hastalarının dikkat etmeleri gereken en önemli üç kural ise sağlıklı beslenmek, kilo vermek ve düzenli olarak hafif egzersizler yapmaktır. Bunların yanı sıra kalp ve damar sağlığıyla ilgili yapılması gereken tetkikler de yaşamsal önem taşımaktadır” dedi.
Prof. Dr. Dağdelen, kalp ve damar hastalarının dikkat etmeleri gereken kuralları anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.
İDEAL KİLONUZU KORUYUN!
Kalp sağlığınız için ideal kiloda kalmanın önemli olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Dağdelen, "Zira, obezite yol açtığı sorunlar nedeniyle kalp ve damar hastalıklarında tek başına önemli bir risk faktörünü oluşturuyor. Bunun nedeni ise visseral yağ olarak adlandırılan ve iç organlar çevresinde veya göbek altında bulunan yağların kalp ve damar sistemi üzerinde çok ciddi tablolara yol açmaları. Özellikle göbek çevresindeki yağlanma; insülin direnci, diyabet, tansiyon, kolesterol ve trigliserid riskini artırıyor" dedi.
Sigara kullanmanın kalp damar hastalıklarından ölüm riskini 2-3 kat arttırdığını belirten Prof. Dr. Sinan Dağdelen, "Midenize fazla yüklenmeyin" uyarısında da bulundu.
"Aşırı ve gereksiz yemek; fazla insülin salınımını, karaciğer yağlanmasını ve kan yağlarını artırırken egzersiz yapmayı zorlaştırıyor" diyen Prof. Dr. Dağdelen, "Bu tablo da çağımızın önemli sorunu olan obeziteyle sonuçlanıyor. Mideye aşırı yüklenildiğinde ayrıca kan akımı mide ve bağırsaklara yönelmek zorunda kalıyor. Kalbe giden kan miktarının azalması nedeniyle kalp görevini yaparken büyük bir efor sarf ediyor. Bunun sonucunda kalp krizi, yüksek tansiyon atakları ve inme gibi önemli problemler gelişebiliyor" dedi.
Vücut için yaşamsal öneme sahip olan su aynı zamanda kalbimiz üzerinde de kritik bir rol üstlenildiğini belirten Prof. Dr. Dağdelen, "Yeterli su tüketimi kanın koyulaşmasını önleyerek daha akıcı olmasını sağlıyor. Böylece kanın vücutta dolaşımını kolaylaştırıyor ve kalbin pompalama görevini daha az eforla yapmasını mümkün kılıyor. Kalbimiz de daha az enerji harcadığı için aşırı yükten korunmuş oluyor. Yeterli su içmek kandaki sodyum konsantrasyonunu da düşürerek böbrekleri koruyor ve kalp yetersizliği riskini de azaltıyor. Dolayısıyla kalp sağlığınız için günde en az 1.5 litre su içmeyi alışkanlık edinin. Ancak böbrek rahatsızlığınız varsa, sıvı kısıtlaması gerektiği için hekiminizin önerdiği miktarda su içmeniz gerekiyor" diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Midenize aşırı yüklenmeyin, çünkü...
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Dağdelen, yaşam alışkanlıklarında alınacak olan önlemlerle kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin yüzde 30’un üzerinde bir oranla önlenebileceğine dikkat çekti.
İSTANBUL (İGFA) - Kalp ve damar hastalıkları dünyada en fazla ölüme neden olan sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; 2008 yılında 17 milyon 300 bin kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmiş durumda. 2030 yılında ise bu rakamın 23 milyon 400 bine yükseleceği öngörülüyor.
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Dağdelen, aslında yaşam alışkanlıklarında alınacak olan önlemlerle kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin yüzde 30’un üzerinde bir oranla önlenebileceğine dikkat çekerek “Kalp hastalarının dikkat etmeleri gereken en önemli üç kural ise sağlıklı beslenmek, kilo vermek ve düzenli olarak hafif egzersizler yapmaktır. Bunların yanı sıra kalp ve damar sağlığıyla ilgili yapılması gereken tetkikler de yaşamsal önem taşımaktadır” dedi.
Prof. Dr. Dağdelen, kalp ve damar hastalarının dikkat etmeleri gereken kuralları anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.
İDEAL KİLONUZU KORUYUN!
Kalp sağlığınız için ideal kiloda kalmanın önemli olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Dağdelen, "Zira, obezite yol açtığı sorunlar nedeniyle kalp ve damar hastalıklarında tek başına önemli bir risk faktörünü oluşturuyor. Bunun nedeni ise visseral yağ olarak adlandırılan ve iç organlar çevresinde veya göbek altında bulunan yağların kalp ve damar sistemi üzerinde çok ciddi tablolara yol açmaları. Özellikle göbek çevresindeki yağlanma; insülin direnci, diyabet, tansiyon, kolesterol ve trigliserid riskini artırıyor" dedi.
Sigara kullanmanın kalp damar hastalıklarından ölüm riskini 2-3 kat arttırdığını belirten Prof. Dr. Sinan Dağdelen, "Midenize fazla yüklenmeyin" uyarısında da bulundu.
"Aşırı ve gereksiz yemek; fazla insülin salınımını, karaciğer yağlanmasını ve kan yağlarını artırırken egzersiz yapmayı zorlaştırıyor" diyen Prof. Dr. Dağdelen, "Bu tablo da çağımızın önemli sorunu olan obeziteyle sonuçlanıyor. Mideye aşırı yüklenildiğinde ayrıca kan akımı mide ve bağırsaklara yönelmek zorunda kalıyor. Kalbe giden kan miktarının azalması nedeniyle kalp görevini yaparken büyük bir efor sarf ediyor. Bunun sonucunda kalp krizi, yüksek tansiyon atakları ve inme gibi önemli problemler gelişebiliyor" dedi.
Vücut için yaşamsal öneme sahip olan su aynı zamanda kalbimiz üzerinde de kritik bir rol üstlenildiğini belirten Prof. Dr. Dağdelen, "Yeterli su tüketimi kanın koyulaşmasını önleyerek daha akıcı olmasını sağlıyor. Böylece kanın vücutta dolaşımını kolaylaştırıyor ve kalbin pompalama görevini daha az eforla yapmasını mümkün kılıyor. Kalbimiz de daha az enerji harcadığı için aşırı yükten korunmuş oluyor. Yeterli su içmek kandaki sodyum konsantrasyonunu da düşürerek böbrekleri koruyor ve kalp yetersizliği riskini de azaltıyor. Dolayısıyla kalp sağlığınız için günde en az 1.5 litre su içmeyi alışkanlık edinin. Ancak böbrek rahatsızlığınız varsa, sıvı kısıtlaması gerektiği için hekiminizin önerdiği miktarda su içmeniz gerekiyor" diye konuştu.
Kaynak: İGF Haber
Son Haberler
Hatay'ın kaderini değiştirecek proje
Bursa’da 40 bin Bilecikli başkanını seçti!
Gayrimenkul sektörü asgari ücreti bekliyor
İGA İstanbul Havalimanı Kışa Hazır
İzmir'de Avlu Güzbel Cafe yola çıkıyor
Yenikarpuzluspor, 1964 Yıldızspor maçından galibiyet hedefliyor
Keşan'da dev derbi
Aladdin Öztürk’ten Ziraat Odası’na ziyaret
Otomobil piyasasında talep yükseldi, satış süresi kısaldı
Alperen Şengün, 2025 NBA All-Star 2025 adayları arasında
Antalya Muratpaşa’da Dubai Çikolatası Atölyesi
Bursa Nilüfer'de Yeni Yıl Festivali'nde eğlence tam gaz
Tuzla Kent Konseyi'ne gönüllü itfaiyecilik eğitimi
KEÇMEK kursiyerlerinden yeni yıl sergisi
Bornova Kent Bostanı kadınların elinde yeşerdi